KARABÜK ’TE YÜKSELEN SES: IRKÇILIĞA, NEFRET DİLİNE VE FİTNEYE KARŞI SUSMAYACAĞIZ 

KARABÜK ’TE YÜKSELEN SES: IRKÇILIĞA, NEFRET DİLİNE VE FİTNEYE KARŞI SUSMAYACAĞIZ

Karabük, Türkiye’nin sanayi hafızasında olduğu kadar eğitim dünyasında da önemli bir yere sahip. Karabük Üniversitesi yıllar içinde yalnızca bir eğitim kurumu değil; farklı milletlerden gelen gençlerin buluşma noktası, kültürlerarası bir köprü haline geldi. Bu kampüslerde sadece bilgi değil, umut da yeşeriyor. Ancak son zamanlarda bu umutları gölgelemek isteyen karanlık bir dil, şehirde ve sosyal medyada yükselmeye başladı.

Özellikle Afrikalı öğrenciler üzerinden yürütülen ayrımcı, genelleyici ve dışlayıcı söylemler vicdan sahibi herkesi derinden yaralıyor. Irk, renk ve köken üzerinden inşa edilen her önyargı sadece bireyleri hedef almaz; aynı zamanda toplumun ortak değerlerine de saldırır. Bu söylemler, ne Karabük’e ne de Türkiye’ye yakışır.

Bugün ülkemizde okuyan her yabancı öğrenci, bu milletin misafiridir. Nasıl ki dünyanın dört bir yanında binlerce Türk öğrenci başka ülkelerde hayallerinin peşinden koşuyorsa, onlar da burada aynı amaçla bulunuyor. Bu gençlere yöneltilen nefret dili, aynı zamanda ülkemizin uluslararası itibarına ve misafirperverlik kültürüne de zarar verir.

Ve biliyoruz ki bu sürecin arka planında yalnızca cehalet ya da önyargı değil, aynı zamanda kendi menfaatini her şeyin üstünde tutan, rant uğruna Karabük Üniversitesi’ne ve rektörüne saldırmayı görev edinen bazı çevrelerin bilinçli bir fitne siyaseti de vardır. Eğitim kurumlarını, öğrencileri ve üniversite yönetimini hedef alarak yaratılmak istenen bu kaos, kimseye fayda sağlamaz. Bu fitne ateşini söndürmek, biz Karabük halkının, öğrencilerinin ve vicdan sahiplerinin boynunun borcudur.

Unutulmamalıdır:

Bugün Karabük’te susarsak, yarın Berlin’deki, Toronto’daki, Paris’teki Türk öğrencilere yapılan ırkçılığa da ses çıkaramaz hale geliriz.

Sessizlik, suça ortak olmaktır.

Irkçılık bir fikir değil, bir hastalıktır. Bu hastalığın yayılmasına izin veremeyiz.

Ben bu dili kabul etmiyorum.

Ben susmuyorum.

Irkçılığın her türlüsüne karşıyım.

Nefret diline karşı susmayacağım.

Eğitimi, insan haklarını ve vicdanı savunmaya devam edeceğim.

Karabük Üniversitesi bir değerdir. Onu yıpratmak isteyen her türlü söylem ve saldırı, sadece bir kurumu değil, geleceğimizi hedef alır. Bu ülkenin yarınlarına ışık tutan her öğrenci, her akademisyen, her eğitim emekçisi kutsaldır. Gelin hep birlikte fitneye değil, birliğe ses verelim. Irkçılığa değil, insanlığa omuz verelim.

Karabük bizim. Karabük Üniversitesi bizim.

Şehrimize ve üniversitemize sahip çıkalım.

Çünkü biz birlikte güçlüyüz.