İLK GÜNKÜ AŞK İLE HAYDİ KARABÜK !
Kıymetli Hemşehrilerim
Bu akşam itibarıyla seçim döneminin sonuna geldik nihayet. Seçim yasakları başladı, herkes sustu. Şimdi konuşma sırası sizde. Bu akşam başınızı yastığa koyduğunuzda aklınız ve vicdanınız karşılıklı konuşacak ve yarın inşallah son sözü sizler söyleyeceksiniz.
Bu güne kadar herkes konuştu, sizler dinlediniz. Herkes eteğindeki taşları döktü, sizler izlediniz. Şimdi siz konuşacaksınız onlar dinleyecek. Her ne diyecekseniz de saygıyla karşılanacak ve başım gözüm üstüne denilerek kabul edilecek..
Sizin iradenize saygımız sonsuz lakin sorumlu habercilik gereği vicdanınızla başbaşa kalıp muhasebe yaptığınız ve nihai karar vereceğiniz anda bizim de acizane hatırlatmalarımız olacak.
Yarın Karabüklüler olarak iki tercih yapacaksınız. Şehrin 10 yılına hükmeden ve şehri beton, demir yığınına çeviren bir zihniyetle mi yola devam edeceğiz yoksa üniversite örneğindeki gibi yaşanabilir ve sürdürülebilir peyzaj düzenlemeleri ve sosyal donatılarla insana ve çevreye saygılı bir zihniyete mi yol vereceksiniz?
Şehrin gözbebeği Karabükspor gibi amatör kümeye doğru hızla düşen ve köye dönüşen bir şehirde mi yaşayacaksınız yoksa üniversite örneğinde olduğu gibi kuru tarım bile yapılmayan boz tarlaları modern bir şehre dönüştüren heyecan ve aşkla şehri yeniden eski parlak günlerine döndürmeye çalışan zihniyete mi yol vereceksiniz?
Kişisel hırsları, kaprisleri ve kibirleriyle kişisel hesaplarını kamu hizmetinin önünde tutan ben yaptım oldu mantığına mı destek vereceksiniz yoksa şehri emin ünmanına layık olacak hiçbirimiz hepimiz kadar iyi olamayız ilkesiyle hareket eden ve kişisel hırslarını , hesaplaşmalarını kamu hizmeti söz konusu olduğunda unutan ve toprağa gömen bir zihniyete mi destek vereceksiniz.
Şehrin geçmişine ait ne varsa yıkan, yok eden şehrin hafızasını ve geçmişini Rusya’daki Kızıl Meydan benzeri benzeri, yönetimlerin silah ve askerlerini doldurup kendi halkına karşı gövde gösterisi yaptığı işlevsiz meydanlarda mı yaşayacağız yoksa şehirle bütünleşmiş, şehrin parçası olmuş meydanlara mı kavuşacağız?
Şehrin geçmişini ve hafızasını yok eden, geçmişe emeğe ve hatıralara saygı duymayan bir zihniyetle mi yaşayacağız yoksa geçmişin hatırasını yaşatmak ve emeğe saygının ahde vefanın nişanesi olsun diye Karabük D.Ç Fabrikaları için özel olarak üretilmiş 1937 model 130 tonluk buharlı lokomotifi yıllar süren emekle Kampüse taşıyıp yeniden hayat veren ve hatıraları ölümsüzleştiren bir zihniyetle mi yaşayacağız?
Şirinevler Mahallesini rantiyeye teslim eden ve yaşanılmaz hale getirip 30yıl sıkılmadan oy isteyen yada gözbebeğimiz takımımızın tek bir maçına bile gelmediği halde son haftada bordürleri olabilecek en kötü kırmızı-mavi renge boyayıp yapılabilecek en absürt peyzaj düzenlemesiyle gözlerini boyayıp beş yıldır çektikleri çileyi unutturmayı hesaplayan bir zihniyetle mi yola devam edeceğiz?
Hasılı Kıymetli seçmen tercih senin yarın mühür sende ve bilirsin ki mühür kimdeyse Süleyman odur. Son sözü söylemeden başını yastığa koyduğunda elini vicdanına götürdüğünde yorgun bezgin bıkkın ben ne dersem o diyen zoraki bir başkanla ve taşralı bir zihniyetle büyük bir köyde mi yaşamak istiyorsun yoksa genç dinamik hırslı kamu hizmeti kişisel hesabının hep önünde tutmuş 4,5 yıl merkezi hükümetin desteğini arkasına alacak ve bu şehre yeniden heyecan dinamizm ve mücadele ruhu verecek gerçek bir şehri eminle mi yola devam etmek istiyorsun, karar senin.
Bezginlik, bıkkınlık, yılgınlık sana yakışmaz. Yarın şehrin kaderine sahip çıkma ve kötü gidişe dur deme vaktidir. Geçmişinde 8 Kasımları 137 günlük grevleri yaşamış, Süper ligin ilk ve tek ilçe takımı unvanını almış, Mavi Ateşin gölgesinde büyümüş bir şehrin çocuklarına yılgınlık, bezginlik, bıkkınlık yakışmaz.
Silkinelim ve kendimize gelelim. Geleceğimiz ve çocuklarımız için tercihimizi yaparken son bir kez daha düşünelim, lütfen. Saygı ve muhabbetle..
TALAT ATAY
KARABÜK KENT HABER İMTİYAZ SAHİBİ
